Örgütlü Ateizm, Aydınlık Bir Yarın İçin Tek Seçenek

Örgütlü Ateizm, Aydınlık Bir Yarın İçin Tek Seçenek

01/01/2017

Bu ay Ateist Dergi’nin Uluslararası Ateist Birliği’ne resmen katılması ve akredite olması şerefine sizlere gezegenimizin en eski ve büyük uluslararası ateist örgütü olan Atheist Alliance International (Uluslararası Ateist Birliği) kurumunu tanıtacağız. Ama öncelikle kurucularından olduğum Ateist Dergi’de sizlerle buluşmanın benim için ne denli büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirtmek isterim. Anlatacaklarıma başlamadan önce geçmişe bir bakalım isterim.

Ateist Dergi’nin kuruluş hikayesi: Birbirini tanımayan ve birbiri ile sosyalleşmeye dahi vakti olmayan farklı felsefi ve siyasi görüşlerdeki bir çok ateist aktivistin gönüllü ve özverili çalışmasının öyküsüdür. On beş yaşında Türkiye'den ayrıldıktan sonra İngiltere, Avusturya ve ABD'de okuyup yaşadım. Uzun yıllar sonra Türkiye'ye döndüm. 2012 yılında katıldığım turandursun.org platformunda tanıştığım arkadaşların düzenledikleri toplantılara katılmaya başladım. 2013 yılında o dönem yöneticisi olduğum örgüt ile Gezi süreci, öncesi ve sonrası da olmak üzere uzun süre aktif olarak “direndikten” sonra, ülkemizdeki ateizm hareketinde işin mutfağında yer almaya karar verdim. 2013 yılında değerli arkadaşlarımla öncelikle Ateistler Meclisi isimli oluşumu kurduk. Daha sonra örgütlenme ve dernekleşme sürecinde daha çok ateist aktiviste ulaşmak amacıyla ateist bir yayın organı kurma fikrini ortaya attık. Bu yayın organı aylık bir bültenden ötesi olmalıydı. İçerik ve konu zenginliği bakımından piyasadaki diğer dergilerden eksiği olmamalıydı. Öte yandan sadece akademik içerikte bir dergi de olmamalı, aradaki denge korunmalıydı. Bu amaçla yola çıkarak Taksim, Ömer Hayyam’daki evim Ateistler Meclisi’nin kurulduğu ve Ateist Dergi’nin temellerinin atıldığı, toplantılarının yapıldığı, kimi zaman 4-5 tasarımcının eşzamanlı olarak günlerce uyumadan çalıştığı ve derginin yayın hayatına başladığı bir örgüt evi haline gelmişti. Gönüllülük esasıyla canını dişine takarak emek sarf eden farklı siyasi partili aktivistler, akademisyenler, öğretmenler, öğrenciler, mavi/beyaz yakalı çalışanlar ve emeklilerin oluşturduğu bu efsane kadro 31 Aralık 2013 yılbaşı gecesi saat 00:01’de bir başka deyişle 2014’ün ilk dakikasında Ateist Dergi’yi yayın hayatına başlattı.

Derginin ilk editörü olarak amacım her kesimden ve düşünceden ateistin ortak noktalar ve öğretiler bulabileceği bir yayın organı yaratmak ve güçlü bir temel üzerine işler bir sistem oturtmaktı. Bu format ilk birkaç sayı devam etti. Daha sonrasında TuranDursun.org, Ateistler Meclisi, Ateist Dergi ve Ateist Forum vesilesiyle tanıştığım dostlarımla 2014 yılı Nisan ayında ülkemizin ve Ortadoğu’nun ilk yasal ateist kurumu olan Ateizm Derneği’ni kurduk. 2-3 ay sonra da eski dostlarımız ve dava arkadaşlarımız tarafından yine 2014 yılında Ateistler Derneği kuruldu. Nihayet 2016 yılında ülkemizin gururu olan bu iki kardeş dernek, tabanlarının sesine kulak vererek Ateizm Derneği çatısı altında birleşti. Ülkede -özellikle sol kulvarda- mitoz bölünme yolu ile çoğalmaya çalışan ve bu ahmaklığı maharet sayan dostlarımız varken, kuruluşunda ayrı ayrı emeğim geçen bu iki kardeş kurumu birleştirme projesine imza atmak benim için çok farklı bir kıvanç kaynağı olmuştur. Ateistler Meclisi ve Ateizm Derneği bünyesinde 2013-2016 yılları arasında 11 farklı ilde toplam 106 etkinlik düzenlemiş olmak ve bunların neredeyse tümünü bizzat sunmak ise bugün gelinen noktada benim kıvançla taşıdığım bir şeref madalyasıdır.

Yapımında ve yayınında emeğim geçen Ateizm Derneği’ni temsilen katıldığım TV programları, röportajlar, çeşitli etkinlikler ve Tanışma Toplantılarında yaptığım konuşmalar ve sosyal medya hesaplarımda yayınladığım paylaşımlardan ötürü 2016 yılında; Cumhurbaşkanını, Başbakanı, Diyanet İşleri Başkanını, TC Kolluk Kuvvetlerini ve Dini Değerleri aşağılama ve hakaret gibi düşünce suçlarından hakkımda çeşitli soruşturmalar açıldı ve polisler Ateizm Derneği Genel Merkezi’ne gelerek beni aramaya başlayınca konuyu Ateizm Derneği Hukuk Komisyonu ve özel avukatlarıma danıştım. Sonuç olarak; savcılar bir çok farklı şikayet ve dosya ile üzerime geldiği için ve Türkiye'nin hukuk sistemine zerre kadar güvenim ve itimadım olmadığı için; “Artık suyumuz ısındı. Nasıl olsa bir dosyadan tutturamasalar diğerinden alacaklar” diye düşündüm ve badem bıyıklı savcı ve hakimlerin keyfiyeti üzerine lüzumsuz ve ucu açık bir başka tutuklu yargılanma veya ceza süreci daha geçirmemek için uzun zamandır aklımda olan bir adımı attım. Başlatmış olduğumuz bu ateizm hareketinin bayrağını ve dernek yönetimini güvendiğim sevgili dostlarım Tolga İnci, Barbaros Şansal, Zehra Pala ve Süleyman Karan yol arkadaşlarıma devrederek Küresel Liderlik (Global Leadership) alanında doktora programına başlamak amacı ile Kanada’ya taşındım.

2014 yılından itibaren üyesi ve gönüllüsü olduğum Uluslararası Ateist Birliği’nin (AAI) eski başkanlarından Stuart Bechman tam da bu Kanada'ya taşınma sürecinde bana AAI yönetimine katılmamı ve mutfağa girmemi teklif ettiği zaman, artık ülkemde 5 yıldır gururla bayrağını taşıdığım, yeri geldiğinde siyasi görüşümden, yeri geldiğinde işimden, ailemden, sağlığımdan ve zamanımdan daha yukarıda tuttuğum ateist aktivizmime bundan böyle uluslararası arenada ve küresel bir ölçekte devam etmem gerektiğini anladım. AAI Yönetimi’ne katıldıktan birkaç ay sonra 2015 yılı Aralık ayında AAI’nın başlattığı İltica (Asylum) Projesi’nin başına getirildim. Bunu takiben ilk önce 2016 Mart ayında mesai arkadaşlarım, daha sonra da 2016 Kasım ayında birliğimizin üyeleri tarafından dünya ateistlerine hizmet eden en köklü ve yüksek makamlardan biri olan AAI’nın başkanlık makamına layık görüldüm.

Girizgah bittiğine göre, şayet hala sıkılmadan, bıkmadan, usanmadan, inat ve sabırla yazının buraya kadar olan kısmını okuduysanız, artık size Uluslararası Ateist Birliği’nden, tarihçesinden, başarılarından, faaliyetlerinden ve vizyonumuzdan bahsetmeye başlayabilirim. AAI, Ateizm Derneği ve Ateist Dergi temsilcilerinin katılımıyla Nisan 2016'da Gürcistan'da gerçekleşen çalışmalarımızdan bahsedeceğim.

Türkiye’ye komşu olan Gürcistan’da da gelişmekte olan ateist hareketlerden gelen yardım talepleri üzerine Gürcistan'daki ateist aktivistlerle yapmış olduğumuz görüşmeler sonucunda nihayet geçtiğimiz Nisan ayında Gürcistan ziyaretinde bulunduk.

Görüşmelere ilk başladığımızda Gürcistan’da ateist bir oluşum, bir dernek kurmaya çalıştıklarını ama gerekli bilgi altyapısına sahip olmadıklarını, biraz motivasyona, stratejik planlamaya ve genel olarak tecrübe ve yardıma ihtiyaçları olduğunu düşündüm. Uluslararası Ateistler Birliği’nin üye kurumlarından olan Türkiye’den Ateizm Derneği ve Ateist Dergi’nin yöneticilerinin de destekleriyle, bir ortak çalıştaya imza atarak, Gürcistan Tiflis’de bir araya geldik. Ben orada yaklaşık üç hafta kadar kaldım, orada Gürcü aktivistlerin katılımıyla iki adet halka açık toplantı ve bir de çalıştay organize ettik. Ciddi oldukları, orada gerçekten bir organizasyon kurmak niyetinde olduklarına dair üzerimde olumlu bir intiba bıraktılar. Fakat tabii Gürcistan Hristiyan ve dindar bir ülke ve bu ülkede de farklı ölçülerde sindirme ve baskı var. Ayrıca orada da Dini Değerleri Aşağılama ve Hakaret Yasaları mevcut. Durum İslam ülkelerindeki ya da Türkiye’deki kadar kötü olmasa dahi, onların da korktukları bazı alanlar var ve bu yüzden kurmayı düşündükleri derneği, ateist bir dernek olarak dahi adlandırmaktan çekiniyorlar. Bunun yerine Sekülerizm Derneği ya da Şüpheci/Kuşkucu Düşünce Derneği gibi terimler kullanmayı tercih ediyorlar. Lakin ateist teriminin kendilerine zarar vereceğini düşünüyorlar. Bunun haricinde akademik etkinliklere odaklanmayı planlıyorlar, uluslararası konuşmacıların desteği ile birlikte evrim ya da diğer bilimsel konular hakkında konferanslar düzenlemek istiyorlar.

Gürcü ateistler, bilimi destekleyen, bilimsel bilgiyi ve bilgiyi yaymayı destekleyen, kilise ile devlet yönetimini ayırmayı destekleyen daha seküler bir Gürcistan için mücadele edecek bir dernek kurmak istemekteler. Görüştüğüm birçok genç, ileride çocuklarını yetiştirirken her şeyi kontrol eden göksel bir güç olmadığı ve çocuklarının açık fikirli olmasını, kararlarını sadece inançlar üzerine değil, kanıtlar üzerine kurmasını istemekte.

Elbette AAI olarak, bizim gündemimiz biraz farklı. Bizim için en önemli konulardan biri, şu anda dünyanın dört bir yanında dini yönetimler altında yaşayan, ifşa olmuş, ölüm tehdidi ile yüz yüze kalan, hayatı tehlikede olan ateistlerin iltica sorunudur. Biliyorsunuz çok zor şartlar altında yaşayan, kimliğini gizleyen ve kelimenin tam anlamı ile saklanan insanlar var. Pek çok ülke ateist ilticacıları diğer politik ilticacılar kadar ciddiye almıyor. Bu bir problem ve biz buna yönelmekteyiz. Bizim üzerinde çalışmakta olduğumuz bir iltica projemiz var. Ona da yeri geldiğinde değineceğim.

Dine hakaret yasaları bir diğer önemli konu. Pek çok ülkede hatta Kanada’da bile hala dine hakaret yasaları var. Dine hakaret yasaları bizim karşısında birleşmemiz gereken bir konu. “Dini Değerleri Aşağılama Yasalarına Karşı Koalisyon” hareketi (Coalition Against Blasphemy Laws) şimdiye kadar bu alanda iyi işler başardı fakat hala yönlenilmesi ve halledilmesi gereken bir çok konu ve atılması gereken bir çok adım bulunmakta.

Dine hakaret yasaları bir diğer önemli konu. Pek çok ülkede hatta Kanada’da bile hala dine hakaret yasaları var. Dine hakaret yasaları bizim karşısında birleşmemiz gereken bir konu. “Dini Değerleri Aşağılama Yasalarına Karşı Koalisyon” hareketi (Coalition Against Blasphemy Laws) şimdiye kadar bu alanda iyi işler başardı fakat hala yönlenilmesi ve halledilmesi gereken bir çok konu ve atılması gereken bir çok adım bulunmakta.

Ateistler ve laikler teokrasiye karşı bir tehdit olarak görüldükleri için zulüm görmeye devam etmektedirler. İnsan hakları ve sekülerizmi korumak kişisel özgürlük ve güvenliğin yok olması gibi bir bedel ödemek anlamına gelebilir. Modern çağda herhangi bir toplumun en küçük katılımcıları dahi liberal değerleri temin eden ve bunlarla uzlaşan ilkel uygulamalara meydan okumak zorundadır.

Uluslararası Ateist Birliği, teokratik faşizme meydan okuyan seslerden biridir. İnsanlığın gelişimi özgür düşüncenin evrimine bağlıdır ve Uluslararası Ateist Birliği bu değerleri tek cephede birleşerek korumayı amaçlamaktadır.

Uluslararası Ateist Birliği, görevi dünya genelinde sekülerizmi (laikliği) ve özgür düşünceyi korumak olan bir kurumdur. Birliğimiz dünya genelinde kamu politikalarının, bilimsel araştırmaların ve eğitimin dini inançlar ile değil bilakis, akıl, mantık ve deliller ile rasyonel bir temel üzerine oturtularak gerçekleştiği laik bir dünya kurmak amacı ile 1991 yılında kurulmuştur.

AAI, dini inanca meydan okumak ve karşı koymak için, dünyadaki ateist ve özgür düşünce kuruluşlarının büyümesini ve etkileşimini teşvik eder. Tabiatı ile taraftır. Küresel ölçekte örgütlü ateizmi güçlendirme, uluslararası seküler eğitim ve sivil toplum projeleri üstlenme politikamızla tanınırız. Uluslararası Ateist Birliği'ne Birleşmiş Milletler tarafından 2013'de Özel Danışman Statüsü verildi. Bu rol sayesinde tüm dünyadaki inançsızlara daha iyi hizmet edebilme imkanına sahip olduk. Her yıl Cenevre ve New York'daki Birleşmiş Milletler merkezlerinde inançsızları da ilgilendiren çeşitli alanlardaki oturumlarda Uluslararası Ateist Birliği'ne üye kurumları temsilen AAI adına söz alarak, Birleşmiş Milletler kürsünden kendi ülkelerindeki ayrımcı uygulamalar hakkında konuşarak; dünya kamuoyunun dikkatini bu konuya çekiyor ve  hükümetlerinin ilgili yasayı değiştirmesi konusunda uluslararası baskı mekanizmaları oluşturmasına vesile oluyoruz.

Malumunuz AAI, tarihi 30 yıla merdiven dayamış olan bir kurum. Ben ise sizlere son sekiz yıl içerisindeki bazı başarılarımızı saymak istiyorum.

2009 yılında, gelişmekte olan ülkelerdeki gönüllü eğitim projelerine sponsorluk yapmak ve düzenli olarak her yıl burs verebilmek için uzun vadeli bir proje sonucunda eğitim bağışları için AAI Vakfı'nı kurduk. Vakfın ilk projesi 2010 yılında Uganda Kasese'deki, Kasese Hümanist İlköğretim Okulu inşası için fonlar ve gönüllüler sağlamak oldu. AAI'nın seçtiği ve ağırladığı Amerikalı ve Asyalı dört gönüllü eğitimci üç ay boyunca okulda öğretmen olarak görev aldılar. Bugün Afrika ve Latin Amerika'da okul inşaatlarımız ve destek projelerimiz devam etmektedir.

2012'de Facebook’ta “Tanrı yok” diye bir paylaşım yaptıktan sonra işinden kovulan, saldırıya uğrayan, yerel imamlardan ölüm tehdidi alan ve Endonezya polisi tarafından tutuklanan Endonezyalı memur Alexander Aan'ın serbest bırakılması için lobi faaliyetlerine başladık. AAI, Aan'a yardım etmek için bir yasal savunma fonu ve bir burs fonu başlattı. Aan, 14 Haziran 2012'de iki yıl altı ay hapis ve 100 milyon Rupi (10,600 ABD Doları) cezaya çarptırıldı ve 27 Ocak 2014'da serbest bırakıldı.

2013 yılında AAI, "Pilot program masraflarını karşılamak ve Eleştirel Düşünce ve Seküler Etik Programının devamı için fon sağlamak” amacıyla Kamboçya Çocuk Vakfı aracılığıyla "Kamboçya'da Eleştirel Düşünme ve Laik Etik" başlıklı bağış kampanyasını başlatmıştır.

2011 yılında, dünyadaki ateistler hakkında demografik bilgileri toplamak ve analiz etmek için Ateist Nüfus Sayımı Projesi (Atheist Census) başladı. Bugüne kadar, 280.000'den fazla kişi kayıt yaptı ve Ateist Nüfus Sayımı, dünyada kendi türündeki en büyük anket oldu. Dünyanın dört bir yanındaki ateistler hakkında değerli demografik bilgileri toplayan ve gösteren bu web hizmetimiz geri kalmış ve gelişen toplumlarda ateistlerin yalnız olmadığını bilmelerini sağlamak için bir dayanışma aracı olarak halen hizmete devam etmektedir.

2016'da, Ateist Sayımı Projesi’nin (Atheist Census) çarpıcı sonuçlarından biri olarak, projenin sürekli olarak gösterdiği verilerde dünya genelinde ateistler arasında toplumsal bir cinsiyet dengesizliği olduğunu gördük. Ateizm hareketinde kadınlar neden daha az sorusuna yanıt aramaya başladık. AAI, bu toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ateist hareket ve topluluk içinde düzeltilmesi gereken bir sorun olduğuna inanır. AAI, yayınladığı Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Raporu'nun ardından bu dengesizliğin nedenleri ve muhtemel çözümler üzerine bir araştırma derlemesi yaptı, ve daha da ötesi bu sorunun cevabını derledi.

AAI, 2015 yılında Ohio State Üniversitesi profesörü ve Intentional Insights'ın kurucu ortağı ve Başkanı Gleb Tsipursky tarafından başlatılan ve çokuluslu bir proje olan "Laik Topluluklarda Anlam, Amaç ve Bilim" adlı Kasıtlı İncelemeler Projesi’ni onayladı.

Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği tarafından ayrı ayrı Özel Danışman Statüsü sahibi olan AAI, 2015 yılında dünyadaki ateist sığınmacılar için Ateist Sığınma Projesi’ne (AAI Asylum Project) başlamıştır. İltica davalarına AAI'nın katkısı ise sınırlıdır. Şöyle ki, kişi; (A) Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği (UNHCR) aracılığı veya, (B) başvuracağı ülkeye gidip direkt o ülkenin göçmenlik bürosuna müracaat ederek iltica başvurusunu yaptıktan ve başvurulan makam, kişiye bir randevu tarihi verdikten sonra, AAI başvuran kişi hakkında bir güvenlik doğrulaması, inceleme ve teyit süreci başlatır. Bu süreç başarıyla tamamlanırsa AAI, kişinin başvurduğu iltica/göçmenlik makamına, başvurduğunuz ülkeye göre BM ve AB Özel Danışman Statüsünü kullanarak gıyabınızda bir doğrulama, tavsiye ve/veya bilirkişi mütalaası yazar. Bu belge -kesin olmamakla birlikte- büyük ölçüde başvurunuzun sonucunu belirler. AAI, sınırlı mali kaynakları nedeniyle sığınmacılara maddi destek veya konaklama imkanı sağlamaz. AAI'ya iltica başvurusu yapılması veya AAI'nın kişiye iltica hakkı vermesi mümkün değildir. Bir ülkeye gitmek için vize başvurusu sürecine müdahil olamaz, bir kişiye seyahat vizesi veremez, ve kişilerin vizesiz ulaşım sağlamasına katkıda bulunamaz. Uluslararası Ateist Birliği (AAI), Birleşmiş Milletler ve AB'nin ilgili yasaları ile ABD Federal yasaları çerçevesinde hizmet sağlar. Bununla birlikte, nadiren de olsa, diğer insan hakları örgütleriyle koordineli olarak iltica başvurunuz ile ilgili yasal ücretlere ve acil yaşama giderlerine mütevazı katkılar yapmaktadır. Bu fonu desteklemek için, ateist kimliği nedeniyle şiddet gören, ölüm tehditleri altında yaşayan ve derhal yardıma ihtiyacı olan sığınmacılara yardımcı olmak için ayrı bir fon oluşturmak amacıyla bir bağış kampanyası da başlatmıştır.

Uluslararası Ateist Birliği (AAI), Birleşmiş Milletler ve AB'nin ilgili yasaları ile ABD Federal yasaları çerçevesinde hizmet sağlar. Bununla birlikte, nadiren de olsa, diğer insan hakları örgütleriyle koordineli olarak iltica başvurunuz ile ilgili yasal ücretlere ve acil yaşama giderlerine mütevazı katkılar yapmaktadır. Bu fonu desteklemek için, ateist kimliği nedeniyle şiddet gören, ölüm tehditleri altında yaşayan ve derhal yardıma ihtiyacı olan sığınmacılara yardımcı olmak için ayrı bir fon oluşturmak amacıyla bir bağış kampanyası da başlatmıştır.

2016 yılında ülkelerinde ateist örgütler kurmaya çalışan çeşitli ulusal ateist grupları desteklemeye ve eğitmeye başladık. Kıbrıs, Gürcistan, Azerbaycan ve Tunus gibi ülkelerde çabalarımız devam etmektedir.

AAI, ateizm için olumlu bir küresel ses olan “Secular World Magazine” (Seküler/Laik Dünya Dergisi)'ni yayınlamaktadır. İngilizce dilinde ve matbu olarak yayınlanan ve farklı dillere çevrilen bu derginin entelektüel özgürlüğe katkısı yadsınamaz. Ateist bir dergi olarak, dünyadaki laik toplumun gelişimini ve inançsızların çeşitli coğrafyalarda karşılaştığı sorunlar ve zorluklarla ilgili ateizm hareketindeki farklı öncülerin seslerini duyurur. Secular World Magazine yılda dört sayı olmak üzere, üç ayda bir elektronik ve basılı olarak yayınlanır. Özellikle Türkiye'deki Ateizm Derneği ve Ateist Dergi gibi üyelerimizden ricamız, Secular World Magazine'in gelecek sayılarında kuruluşunuzun başarılarını, kampanyalarını  ve gelecekteki etkinliklerini duyurmamıza yardımcı olmanızdır.

Bu yıl katıldığımız ve sponsor olduğumuz bazı etkinlikler şunlardır:

  • Avustralya Ateist Vakfı Yıllık Genel Kurul Toplantısı, Sydney, Avustralya
  • “Imagine No Religion” 6, Vancouver, BC, Kanada
  • Amerikan Hümanist Birliği Yıllık Konferansı, Chicago, Illinois, ABD
  • 'Reason Rally', Washington, DC
  • Non-believers Conference (Non-Con), Toronto, Ontario, Kanada
  • None Of The Above, Edmonton, Alberta, Kanada
  • 21. Yüzyılda Vicdan ve İfade Özgürlüğü Uluslararası Konferansı, Londra, İngiltere
  • Dünya Atheist Konferansı, Dublin, İrlanda
  • IBKA Konferansı "Atheist perspektif ve Geleceğimiz", Köln, Almanya
  • Ateist Günler, Varşova, Polonya
  • Uluslararası "Barışa şans ver" konferansı, Köln, Almanya

AAI, Ağustos 2016'dan itibaren her ayın son Pazar günü, tüm birlik üyesi temsilcileri ile aylık konferans görüşmeleri düzenlemeye başladı. Her üye kuruluş, her ay bir kere Skype üzerinden “Başkan ile TekeTek” adı altında özel bir görüşme yapma imkanına sahiptir. Ve ayda bir kere de tüm birlik üyesi kurumların temsilcilerinin katıldığı toplu bir konferans görüşmesi gerçekleşmektedir. Bu iki hizmetimiz de birliğimize üye kurumlara sağlanan yeni hizmetlerdir. AAI, uluslararası projeler kurmak ve aralarında ortaklık kuran üye kuruluşların işbirliğini arttırarak birbirleri ile samimi bağlar kurmalarını ve farkındalığı yüksek bir küresel ateist topluluk yaratmayı amaçlamaktadır.

Bugün, sizleri de dünyanın en eski ve büyük uluslararası ateist örgütüne davet ediyor ve sizleri AAI'ya bireysel üye olarak katılarak mevcut ateist aktivistliğinizi yerel/ulusal ölçekten küresel arenaya taşımaya davet ediyorum. Birlikte daha güçlü olacağımızdan şüpheniz olmasın!

1991 yılında AAI’nın doğuşuna ilham kaynağı olan gerekçe; ateizm, laiklik ve ilgili konular hakkında halkları eğitmeyi amaçlayan tüm ateist örgütlerin ve bireylerin dünya çapında küresel bir federasyona duydukları ihtiyaçtı. Yerel ve ulusal ölçekte ele alındığında örgütlü ateizm şüphesiz ki, dünyanın birçok coğrafyasında inançsızların uğradığı temel insan hakları ihlalleri ve inanç/inançsızlık özgürlüğü ile alakalı birçok sorunun çözümünde etkili olmaktadır, ancak bu durum gezegenimizin her yerinde böyle değildir. Dünyanın geri kalanında, özellikle bazı bölgelerde bir değişiklik yapmak için uluslararası destek ve küresel birliğe ihtiyacımız var. Özellikle son on beş yılda ülkedeki din tüccarı iktidarın toplumun ve dış basının gelişmelerden doğru haber alma(ma)sı konusunda ne denli etkili olabildiğini bizzat yaşayarak tecrübe ettik. Tüm dünyadaki ateistler olarak güçlerimizi birleştirmek ve birbirimizin gündemleri hakkında fikir alışverişinde bulunmak önemlidir. Bilimin ve haberleşmenin bu denli geliştiği günümüzde Tanrı fikri artık ölmektedir. Dinler ve Tanrı inancı genel anlamda bilgi dolaşımı ile doğru orantılı olarak dünya genelinde gerilemektedir. Bu kaçınılmaz sondur. Bizim görevimiz ise insan ırkının bekası ve geleceği adına bu kaçınılmaz süreci hızlandırmak için elimizden gelen mücadeleyi vermektir. AAI kurucularının, böyle bir uluslararası birliğin varlığının örgütlü ateizmin dini baskı ile olan mücadelesindeki en önemli adımlardan biri olduğunu neredeyse 30 yıl önce, henüz daha ateist nüfus tarihi sıçramasını yapmamışken o günlerden öngörmesi mühimdir.

AAI başkanı olarak bu göreve seçilmemde emeği geçen herkese ve benim tüm örgütlü hayatımda en yüksek makam olarak kabul ettiğim gönüllülerimiz başta olmak üzere, bana ve vizyonuma duyduğu güveni gösteren tüm destekçilerimize, takipçilerimize, bağışçılarımıza, bireysel ve kurumsal üyelerimize ve Ateist Alliance International Yönetim Kurulu (The Board Almighty) üyesi dostlarıma içten teşekkürlerimi sunmak isterim.  

Tüm üye kuruluşlarımıza ve dünyanın her yerindeki ateist örgütlerin çabalarına büyük saygı ve hayranlıkla bakmamız gerekiyor. Son beş yılımı adadığım Türkiye Ateizm Hareketi’nin değerli mensupları ve Ateist Dergi okurları: AAI'nın hikayesinin bir sonraki bölümünü hep birlikte yazmamızın zamanı geldi.

Tüm üye kuruluşlarımıza ve dünyanın her yerindeki ateist örgütlerin çabalarına büyük saygı ve hayranlıkla bakmamız gerekiyor. Son beş yılımı adadığım Türkiye Ateizm Hareketi’nin değerli mensupları ve Ateist Dergi okurları: AAI'nın hikayesinin bir sonraki bölümünü hep birlikte yazmamızın zamanı geldi.

Benim başkanlık dönemimde AAI için öngördüğüm vizyon şudur;

  • Hem şüpheci ve sorgulatan bir eğitim, hem de ateist düşüncenin geliştirilmesi üzerine odaklanan, mükemmelliğin bir arzu değil, beklenti olduğu bir örgüt,
  • Başarıya ulaşmak için bünyesindekilere bilgi, ilham ve motivasyon verme yeteneğine sahip bir örgüt,
  • Üye kuruluşların, bireysel üyelerin, destekçilerin, gönüllülerin ve yöneticilerin yaratıcılık, yenilikçilik ve girişimci gayretlerine değer veren bir örgüt;
  • Sağladığı bilgi trafiği ve koordinasyon sonucunda üye kurumlar arası bağların ve desteğin doğal bir sonucu olarak bünyesindeki yerel, ulusal, bölgesel ve uluslararası kurumların amaçlarını başarmalarını sağlayan bir örgüt.
  • Kucaklayıcı bir anlayışa sahip, farklı ve türlü görüş sahibi insanların bir araya geldiği ve “başarıları departmanlarının toplamından daha fazla olan” bir örgüt.

Kısacası, insan haklarının ilerlemesini destekleyen diğer kuruluşlarla işbirliği içinde olan lider bir küresel kuruluş olmaya devam edeceğiz. Bu hikayenin bir sonraki bölümünü birlikte yazmamız gerekiyor, çünkü anladım ki her ne kadar -çok uzun vadede- dinlerin ölümü kaçınılmaz olsa dahi, ne yazık ki dinlerin halen ezici şekilde egemen olduğu bu dünyada yalnızca birlikte çalıştığımızda hedeflerimizi gerçekleştirebiliyoruz.

İlk olarak, bağları güçlü bir uluslararası serbest düşünce topluluğu sunarak üye kuruluşlarımıza katkı sağlamamız gerekir. Bu, bireysel üye olarak veya örgüt olarak büyümelerini, diğer birlik üyesi kurumların başarılarını takdir etmeyi, ve kendi bölgelerinde lider Sivil Toplum Kuruluşları haline gelmelerini sağlayacak disiplinde ve birleştirici bir politika izlenmesini gerektirir.

İkinci olarak, AAI'nın görünürlüğünü dünyanın lider ateist birliği olarak inşa etmeye devam etmeliyiz.

Üçüncü olarak, ortak hedeflerimizi uzaktan değil, işin mutfağına girerek destekleyen dinamik ve aktif bir birlik inşa etmeliyiz.

Ve dördüncü olarak, büyümeliyiz. Her alanda büyümek gerekli: Üye sayısında artış, örgütsel anlamda büyüme, politik yapılanmada büyüme, burs ve araştırmada büyüme. Büyüme, üye kuruluşlarımız, bireysel üyelerimiz, destekçilerimiz, gönüllülerimiz ve yöneticilerimizin başarılarından gurur duymak ve bu gururu paylaşmak adına da önemlidir.

Geleceğimiz, güçlü bir gönüllü gücüne ve dünyanın dört bir yanındaki en iyi ve en parlak kurumların ve araştırmacıların bazılarını tarafımıza çekmekteki yeterliliğimize bağlı.

Birlikte geçireceğimiz gelecek yıllarda “kutlama” ve “paylaşma” kelimelerini sıkça kullandığımı duyacaksınız. Kutlamamız gereken pek çok şey var; tanınma, başarı, icraatlar ve sağladığımız hizmetler. Bu haberleri dünya genelinde paylaşmamız önemlidir, böylece hepimiz başarılarımızın bütününü ve kapsamını görebiliriz.

AAI'nın mevcut gündemi daha güçlü ve bağları kuvvetli bir uluslararası ateist topluluk oluşturmayı amaçlarken:

  • Göçmenlik bürolarına ve Birleşmiş Milletler'e ateist sığınmacılar için tavsiye mektubu sağlamak,
  • Ortak bildirilerde diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak,
  • Burslar vermek,
  • Hümanist odaklı, laik okullar inşa etmek, geliştirilmesini kolaylaştırmak ve bağış kampanyaları yürütmek,
  • Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği Özel Danışman Statüsü’nü muhafaza etmek,
  • Seküler politikalar geliştirmeye olanak sağlamak,
  • Araştırma projelerimizi ilerletmek,
  • Raporlar yayınlamak,
  • Uluslararası ölçekli kampanyalar başlatmak,
  • Etkinliklere sponsorluk etmek.

Şöyle bir bakıyorum da, gerçekten kutlayacak ve paylaşacak çok şeyimiz var. Yolumuz açık. Sizleri ailemize katılmaya ve yolculuğumuzun bir sonraki aşamasına başlamaya davet ediyorum.

Onur Romano